Türkiye Sigorta, deprem bölgesinde 6,5 milyar lira hasar ödemesi yaptı
Çakmak, doğal afetlerle uğraşta en tesirli yolun toplumsal şuurun güçlendirilmesi olduğunu söyledi.
Çakmak, Türkiye’nin büyük bir kısmının faal fay çizgileri üzerinde olduğunu anımsatarak, “Bu durum bizlere her vakit doğal afetlere karşı hazırlıklı ve önlemli olmamız gerektiğini hatırlatıyor. Bu şuurla hareket ederek, ülkemizdeki tüm konutlarımızın zelzele teminatlı olması için sorumluluk almalı ve sigortalılık oranını artırmalıyız.” diye konuştu.
Zorunlu Zelzele Sigortası’nın (DASK), sarsıntının ve sarsıntı sonucu meydana gelen yangın, infilak, tsunami ve yer kayması üzere durumların direkt binaya vereceği maddi ziyanları, poliçede belirtilmiş limitler dahilinde karşıladığı bilgisini paylaşan Çakmak, zelzele teminatının yalnızca DASK ile sonlu olmadığını tabir etti.
Çakmak, eşya ve konut sigortalarından ferdi kaza sigortalarına, iş yeri sigortalarından kaskoya kadar kişisel ve ticari birçok sigorta eserinde zelzele teminatının sunulduğunu kaydederek, şöyle konuştu:
“Bu nedenle, vatandaşlarımız sigorta yaptırırken poliçelerinde sarsıntı teminatı olup olmadığını kesinlikle sorgulamalı ve yoksa poliçelerine ekletmeliler. Unutmamalıyız ki sigorta yalnızca kişisel garanti sağlamakla kalmaz, tıpkı vakitte toplum olarak afetlere karşı daha güçlü bir yapıya sahip olmamıza da katkıda bulunur. DASK’ın her şeyden evvel kendi ömürlerimize ve sevdiklerimize karşı bir sorumluluk.”
5 BİN 468 KONUTA, 128 MİLYON LİRA MEBLAĞINDA TEMİNAT SAĞLADIK
Türkiye Sigorta olarak sarsıntı sonrası için işlettikleri sürece Kahramanmaraş merkezli zelzeleler üzerinden örnek veren Çakmak, bu süreçte süratli ve koordineli bir biçimde acil aksiyon planlarını uygulamaya koyduklarını söyledi.
Çakmak, bölgeye ve depremzedelere takviye olmak için birinci andan itibaren çalışmalara başladıklarına değinerek, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Türkiye Sigorta olarak hem depremzede vatandaşlarımızın hem de kurum ve kuruluşlarımızın yanında olduk. Felaketin yaralarının süratle sarılması, bölgedeki hayatın en kısa müddette olağan hale dönmesi için sarsıntının birinci gününden itibaren bölgede etkin çalışmalar yürüttük. Bölgenin gereksinimlerini yakından takip ederek birinci etapta AFAD’a ve Kızılay’a birebir ve nakdi dayanak sağladık. İçişleri Bakanlığının uyumunda başlatılan Türkiye Tek Yürek Kampanyası’na nakdi bağış ile dayanak olurken Tek Yürek Bina ve Eşya Sigortası’nı hayata geçirerek depremzede vatandaşlarımıza konutunu açan hayırseverlerin konutlarını garanti altına aldık.”
Tek Yürek Bina ve Eşya Sigortası kapsamında 5 bin 468 konuta, 128 milyon lira fiyatında teminat sağladıklarını, böylece hayırsever mesken sahiplerinin telaş duymadan meskenlerini depremzedelere açmalarına yardımcı olduklarını lisana getiren Çakmak, bölgedeki acil barınma gereksinimi için ise Kahramanmaraş’ta 90 Kırgız çadırından oluşan Dayanışma Obası kurduklarını anlattı.
Deprem bölgesindeki araçların hasarları için de titizlikle çalışmalarını sürdürdüklerini vurgulayan Çakmak, bölgedeki araçların plakaları ve şase numaraları üzerinden yapılan tespit çalışmaları kapsamında eksper ve hasar tespit takımlarıyla alanda gerçekleştirdikleri ayrıntılı incelemelerle evrakları çabucak açtıklarını ve sigortalılara süratlice ulaşarak ödemelerin yapılmasını sağladıklarını belirtti.
Çakmak, direkt aldıkları ihbarlara da tıpkı ihtimam ve süratle müdahale ettiklerini ve tüm bu çalışmalar sonucunda hasar operasyonlarını süratli bir formda sonuçlandırarak tazminat ödemelerini gerçekleştirdiklerini aktararak, “Türkiye Sigorta olarak sarsıntı bölgesinde 6,5 milyar lira hasar ödemesi yaptık. Hayat sigortası branşında ise 378,3 milyon lira ödeme gerçekleştirdik.” ifadesini kullandı.
BES FON BÜYÜKLÜĞÜ 7,5 MİLYAR LİRAYA ULAŞTI
Bölgede yaklaşık 1,5 milyon BES iştirakçisinin bulunduğuna ve Türkiye Hayat Emeklilik’in bölgedeki toplam BES fon büyüklüğünün 7,5 milyar liraya ulaştığına değinen Çakmak, iştirakçilerden vefat edenlerin varislerine yahut lehtarlarına tazminatlarının ödenmesi için acil biçimde hareket ederek aksiyon aldıklarını bildirdi.
Çakmak, Kahramanmaraş merkezli sarsıntılardan etkilenen vilayetlerdeki DASK’ta, sigortalılık oranının yüzde 49 düzeyinden yüzde 57 düzeyine ulaştığını belirterek, “Ancak ülkemizin zelzele jenerasyonunda olması ve sarsıntı sigortasının mecburî olmasına karşın sigorta şuurunun kâfi düzeye ulaşmaması sebebiyle poliçe yenileme oranı beklentinin altında seyretmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
Sigortalı olmanın hem bireyler hem de işletmeler için afet, kaza yahut sıhhat sorunu üzere beklenmedik risklerle karşılaşıldığında maddi garanti sağladığına işaret eden Çakmak, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Sigorta şirketlerinin poliçe kapsamındaki risklerin gerçekleşmesi sonucu oluşacak ziyanları karşılaması, bireyler ve işletmeler için kıymetli bir finansal teminat sağlar. Bu sayede ani ve beklenmedik harcamalar, şahsî birikimleri tüketmez ve işletmelerin sermaye yapısını müdafaasına takviye olur. Sigortanın sağladığı bu muhafaza, uzun vadede ekonomik istikrarı takviyeler ve finansal sürdürülebilirliği artırır.”
patronlardunyasi.com
