Mourinho, söyleyebilseydi çok mutlu olacağı şeyi açıkladı
Fenerbahçe Teknik Yöneticisi Jose Mourinho, UEFA Avrupa Ligi’nde AZ Alkmaar karşısında alınan hezimetin kendi sorumluluğu olduğunu söyledi.
FB TV’ye açıklamada bulunan 61 yaşındaki çalıştırıcı, “Geldiğimden beri en makus performansımız diyebilirim. Hakikaten çok makus bir maçtı ve şunu düşünüyorum. Tahminen benzetme olarak çok hoş değil fakat ‘Trabzonspor maçının tesiri yani o geceden kalma etkisi’ üzere bir benzetme yapabiliriz. Onun tesirinden şimdi ekip toparlanamamıştı. Hem fizikî hem de duygusal manada hakikaten inanılmaz bir maç olmuştu. Çok fazla iniş çıkış vardı. Maç sonu harikulade bir his patlaması vardı. Güya ekip o halden çok fazla toparlanamamıştı ve AZ Alkmaar maçına konsantre olamamıştı üzere diyebilirim.” sözlerini kullandı.
Duygusal manada maça yeteri kadar hazır olamadıklarını aktaran Portekizli teknik adam, “Kulübede olmamamın sonucu çok fazla etkilediğini düşünmüyorum zira biz zati grubu en güzel biçimde hazırladık. Hazır olduğumuzu da düşünüyorum ancak belirtmiş olduğum üzere oyuncuların yaşamış olduğu his durumu, iniş-çıkışların etkilediğini düşünüyorum. Tıpkı vakitte listeye yazamadığımız 4 oyuncu var. Kostic, bunlardan bir tanesi. Bizler için çok değerli oyuncu. İki değerli kanat oyuncumuz İrfan Can Kahveci ve Cengiz Ünder’in sakatlığı var. Bunlar da farkı yaratıyor. Bu sonucu açıklayacak sebepler var ancak belirtmiş olduğum üzere ben bugüne kadarki en makûs maçımız olduğunu düşünüyorum. Bu türlü berbat performanslardan her vakit teknik yöneticiler sorumludur. Ben de sorumluluğumdan kaçmıyorum fakat benim için prensip sorunu. Mesleğimde daha evvel her vakit bunu yaptım. İşimi yapmam engellendiğinde daha sonrasında cezalı olduğum vakitlerde basın toplantısına çıkmadım.” diye konuştu.
PFDK’nin verdiği 1 maçlık cezaya ait de açıklama yapan Jose Mourinho, şunları kaydetti:
“Öncelikle sebebini ve nedenini anlamak istiyorum. Zira ‘şu sebepten’ diye açıklama yapan bir doküman okumadım fakat dürüstçe şunu söylemek istiyorum. Evet, maçtan sonra çok fazla kutlama yaptım. Bu hakikat. VAR hakemi hakkında çok fazla şikayette bulundum. Bu da yanlışsız lakin rastgele bir hakarette ve agresif davranışta bulunmadım. Maç bittikten sonra yapmış olduğum kutlama şayet kültürel manada bir dertse ve şayet bu bir sebepse şunu belirtmek istiyorum. Çocukken babam dışında benim en büyük idollerimden bir tanesi Eusebio’ydu. Onun ikonik bir gol kutlaması vardı. 600-700 gol, kaç tane gol attığını bilmiyorum lakin bu sevinç Eusebio’nun sevinciydi. Bu hareket şayet Türkiye’de ofansif bir manaya geliyorsa bunu öğrenmem lazım lakin muhakkak niyetim bu türlü ofansif bir hareket yapmak değildi. Bir maç ceza aldım. Durum şu anda bu. Bununla baş etmem, kabul etmem gerekiyor. Kadroma, yedek kulübesindeki takımıma ve olağan stadımıza gelen taraftarlarımıza ekibimize yardım edecekleri için güvenmem gerekiyor.”
Sivasspor maçını kesinlikle kazanmaları gerektiğini vurgulayan Mourinho, “Bizler için diğer tüm lig maçları üzere çok kıymetli bir maç. Her maç kazanamadığımızda o maçı kaybetmemiş bile olsak biz buna puan kaybı olarak bakıyoruz. Kazanmak istiyoruz aslında futbolun pragmatizmi büsbütün puan almakla ilgili. Sivasspor’un da çok fazla puanı var. Art geriye galibiyetler aldılar. Çıkış yakaladılar. Oyun tarzları ve ideolojileri var lakin bizim de kendi oyun tarzımızı alana yansıtmamız gerekiyor ki bu Sivas’ın oyun tarzından farklı. Bizim Hollanda’da yaşadığımız maçın acısını hissederek tıpkı vakitte Trabzon’da oynadığımız maçın motivasyonunu hissederek ve kazanmak zorunda olduğumuzu bilerek oynamamız gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Türk futboluyla ilgili sözlerinin kendisini de keyifli etmediğini aktaran Mourinho, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Ben buraya geldiğim vakit söylemiştim. ‘Ben Türk ligi için çalışmak istiyorum fakat her şeyden evvel Fenerbahçe için çalışmak istiyorum.’ diye. Şayet şöyle bir imkan olsaydı dünyanın en memnun insanı olurdum zira benim için de itibar olurdu. Şunu söyleyebilseydim çok memnun olurdum. ‘Evet, Türkiye ligi mükemmel bir lig. Türkiye liginde olmak bir hayal. Türkiye liginde en düzgün olan ekip şampiyon oluyor. VAR hakemleri, saha hakemleri sahiden olağanüstü.’ deme imkanım olsaydı çok memnun olurdum. Şayet her şey hakkında düzgün konuşuyor olabilseydim çok memnun olurdum lakin deneyimim bana şunu söylüyor. Türkiye liginde değişmesi gereken şeyler var. Zira Türkiye, Türk liginden çok daha büyük. Yalnızca futbol değil, Türkiye ligi. Türk ulusal grubunun tarihi, tıpkı vakitte ulusal kadroda oynayan oyuncular da var. Dünyanın büyük liglerine, çok büyük kulüplere giden çok fazla Türk oyuncu var. Arda, Real Madrid’e gitti, yıllar evvel Arda Turan Barcelona’ya gitmişti. Ferdi, Premier Lig’e gitti. Münasebetiyle burada yetenek var, tutku da var. Burada şampiyon olmayı çok isterim ancak şampiyon olamasam da en azından pak ve dürüst bir biçimde şampiyon olan kadrosu tebrik etmek isterim. Belirtmiş olduğum üzere benim için beni ilgilendiren şey kâfi ki Türk futbolu mükemmel olsun.”
patronlardunyasi.com
