Emine Erdoğan: Kadınların geri plana itildiği sistem doğru işlemez
Emine Erdoğan Bayan ve Demokrasi Vakfı (KADEM) tarafından “Yapay Zeka ve Kadın” temasıyla düzenlenen 6. Milletlerarası Bayan ve Adalet Doruğu’nun dün akşamki resepsiyonuna katıldı.
Yemekte davetlilere hitap eden Erdoğan, tepenin dünyanın tüm bayanları için hayırlara vesile olmasını ve insanlık için yeni umut kapıları aralamasını temenni etti.
Emine Erdoğan, KADEM’in bu doruklarla bayan sorunlarına adalet çerçevesinden yaklaşmasını değerli bulduğunu söz ederek, adaletin, huzurun, barışın ve medeniyetin ana tabanı olduğunu söyledi.
Adaleti merkeze alan bir bakış açısının değerinin her geçen gün daha âlâ idrak edildiğini kaydeden Erdoğan, “21. yüzyıl değişimin süreklilik ve sürat kazandığı, eşi gibisi olmayan bir periyot. Evvelce on yıllar hatta yüzyıllar süren değişimler artık birkaç yıl hatta bazen birkaç ay içinde gerçekleşiyor. Bu baş döndüren süratli değişimin itici gücünü ise ‘yapay zeka ve dijitalleşme’ oluşturuyor.” diye konuştu.
“TEKNOLOJİ ADALETLE HARMANLANMADIKÇA İNSANLIK İÇİN AYDINLIK BİR GELECEK SUNAMAZ”
Erdoğan, yapay zekanın dönüştürücü tesirlerinin iş dünyasından sıhhate, eğitimden ulaşıma kadar pek çok alanda gözlemlenebildiğine dikkati çekerek, “Büyük bilgiyi sürece gücü sayesinde, daha evvel elde edemediğimiz cinsten bilgiler ediniyor, öngörülerde bulunuyor ve bu sayede daha makul kararlar alabiliyoruz. Fakat unutulan bir gerçek var ki teknoloji ne kadar ileri ve güçlü olursa olsun adaletle harmanlanmadıkça insanlık için aydınlık bir gelecek sunamaz.” ifadelerini kullandı.
Araştırmaların kontrolden ve etik tasalardan mahrum biçimde geliştirilmiş yapay zekanın toplumsal adaletsizlikleri derinleştirebileceğini ortaya koyduğunu lisana getiren Erdoğan, özellikle bayanların yapay zekanın olumsuz sonuçlarından direkt etkilendiğini vurguladı.
Emine Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) raporlarına nazaran, yapay zeka sistemlerinin tasarım ve uygulama süreçlerinde bayanların temsil oranının yüzde 20’lerde kaldığının altını çizerek, “Halbuki bayanlar yalnızca bir cinsiyetin değil insanlığın yarısıdır. Nasıl ki bir kuşun tek kanatla uçması mümkün değilse bayanın geri plana itildiği bir sistemin yanlışsız işlemesi de mümkün değildir.” değerlendirmesini yaptı.
Erkek ve bayanın “varoluşta eşitlik, sorumlulukta adalet” ekseninde adil ve yaşanabilir bir dünya için birlikte çalışması gerektiğine işaret eden Erdoğan, tarihin insanlığa istikamet veren fikirlerin cinsiyetinin olmadığını gösteren birçok örnekle dolu olduğunu belirtti.
“GÜÇLÜ BAYANLARIN SİNERJİSİNE ŞAHİT OLMAKTAN MEMNUNİYET DUYUYORUM”
Erdoğan, teknoloji alanında birincilere imza atmış başarılı bayanlardan örnekler vererek, “Bugün ortamızda bulunan, yapay zeka alanındaki başarılarıyla öne çıkmış iş bayanlarını, akademisyenleri ve siyasetçileri bu esaslı muvaffakiyet öyküsünün bugünkü temsilcileri olarak görüyorum. Geleceğe istikamet veren, güçlü bayanların sinerjisine şahit olmaktan memnuniyet duyuyor, tepe vesilesiyle uzun soluklu işbirlikleri ve dostluklar kurulmasını diliyorum.” dedi.
“Teknoloji, onu kullanan ellerin, yönlendiren zihinlerin aynasıdır” tabirlerini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti:
“İnsana düşen, geliştirdiği teknolojiyi adalet temelli, gerçek bir maksat için kullanma sorumluluğunu üstlenmektir. Güzellik hedefiyle kullanılan yapay zeka, imkanları kısıtlı bir genç kıza dünyanın en âlâ üniversitelerinden derslere erişim sağlayarak hayal ettiği eğitimi sunabilir. Birebir vakitte bir bayanın sıhhati, vücudu ve özel muhtaçlıkları konusunda rehberlik eden emniyetli bir dost haline gelebilir. Oluşturduğu uzaktan ve esnek çalışma modelleriyle çalışan annelere iş-yaşam istikrarını kurmada güçlü bir takviye sağlayabilir.”
TOPLUMSAL SIKINTILAR KARŞISINDA ALDIĞI ETKİN TAVIRLAR SEBEBİYLE KADEM’E TEBRİK
Emine Erdoğan, bayanların bilim ve teknoloji alanlarında faal olarak üretim yapan hatta bu alanlarda liderlik eden bir pozisyona taşınması gerektiğini söyledi.
Yapay zeka geliştirme ve uygulama süreçlerinde üniversal etik standartların oluşturulmasının bayanlar ve başka kırılgan kümelerin haklarının korunması açısından büyük bir değer taşıdığına dikkati çeken Erdoğan, “Tüm bunlar için global bir işbirliğine mecburuz. Yaşadığımız dünya tahminen insan eliyle her şeyin bozulup yozlaştığı bir dünya lakin her şeyi düzeltebilecek olan yeniden insandır. Bütün sıkıntı, içimizdeki adalet hissini ve özümüzde var olan faziletleri açığa çıkarabilmektir. Adalet o denli bir anahtardır ki, insanlığa nefes aldıracak tüm kapıları açar. Üzerine adaletin ışığının düştüğü her şey, özüne kavuşur ve parlar. KADEM’i, bu kilit kavramı, sıkıntıların tahlili olarak gördüğü ve hepimizi üzerinde düşünmeye sevk ettiği için kutluyorum. Öte yandan toplumsal sıkıntılar karşısında aldığı etkin tavırlar sebebiyle ayrıyeten tebrik ediyorum.” diye konuştu.
Erdoğan, savaşın şiddetli şartları ve sonlu imkanlara karşın üretkenlikleriyle etrafına hayat veren Filistinli bayanların bilim ve teknoloji alanında çalışan herkese ilham olmasını dileyerek, konuşmasını tamamladı.
Zirvenin klâsik resepsiyon yemeğine Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Kuzey Makedonya Toplumsal Siyaset, Demografi ve Gençlik Bakanı Fatmir Limani, Senegal Aile ve Dayanışma Bakanı Maimouna Dieye, Sırbistan Bayan Erkek Eşitliği, Bayana Yönelik Şiddetin Önlenmesi ve Bayanların Ekonomik ve Siyasi Olarak Güçlendirilmesinden Sorumlu Devlet Bakanı Tatjana Macura, Gürcistan İşgal Altındaki Topraklarda Yerlerinden Edilmiş Bireyler, Çalışma, Sıhhat ve Sosyal İşler Bakanı Mikheil Sarjveladze, Mısır Toplumsal Dayanışma Bakanı Maya Morsy, KADEM Yönetim Kurulu Lideri Doç. Dr. Saliha Okur Gümrükçüoğlu, KADEM Mütevelli Heyet Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, doruktaki konuşmacılar, STK ve medya temsilcileri katıldı.
patronlardunyasi.com
