Rekor fiyatla araç muayene istasyonu ihalesini alan MOI’nin ortakları PD’ye konuştu: Türkiye’ye güveniyoruz
Necla DALAN
Özelleştirme Yönetimi Başkanlığı’nın araç muayene hizmetlerinin 20 yıllığına işletme hakkı ihalesini, ABD’de araç muayene ve emisyon testleri yapan dünya devi Opus Group’un Metgün İnşaat, Itversia Gestion S.L ve VTV Norte SA’nın oluşturduğu MOI Ortak Teşebbüs Kümesi kazandı. MOI Ortak Teşebbüs Kümesi 1’inci bölge için 830 milyon dolar, 2’nci bölge için ise 890 milyon dolarla en yüksek teklifi verdi.
15 Ağustos 2027 tarihinde başlayacak yeni imtiyaz periyoduna ait ihale şartnamesine nazaran, başlangıç yatırımı olarak 125’i 1’inci bölgede, 124’ü 2’nci bölgede olmak üzere 249 sabit istasyon ve 10 motosiklet istasyonu kurulacak. Ayrıyeten, 47’si 1’inci bölgede ve 46’sı 2’nci bölgede olmak üzere 93 seyyar istasyon hizmete girecek.
‘TÜRKİYE’YE VE ORTAKLARIMIZA GÜVENİYORUZ’
Hazine’nin kasasına 1 milyar 720 milyon dolar girmesini sağlayacak ihaleyi kazanan MOI Ortak Teşebbüs Grubu’nun oluşturan Opus’un CEO’su Lothar Geilen, Itversia’nın Başkanı Carlos Martinez Agudo ve Metgün temsilcisi Murat Özden ile buluştuk; yatırım planlarını ve Türkiye pazarını konuştuk.
Öncelikle şunu belirtmek isterim. İhale sürecinin şeffaflığından duydukları memnuniyeti sık sık lisana getirdiler ve birlikte gerçekleştirdikleri işbirliğinden çok şad olduklarını tekraren vurguladılar. Yabancı ortakların Türkiye pazarı ve büyüme potansiyeliyle ilgili duydukları heyecan her fırsatta konuşmalarına yansıdı. Bir öbür önemsedikleri ve vurguladıkları nokta ise Metgün üzere güçlü bir ortaklarının olmasıydı.
TÜRKİY’DEKİ MUVAFFAKİYET DİKKAT ÇEKTİ
Opus’un CEO’su Lothar Geilen, Türkiye pazarına yatırım yapma kararı almalarında nelerin tesirli olduğunu sorduğumda şu yanıtı verdi:
“Öncelikle şu ana kadar yapılan araç muayene işlerine baktığımızda yalnızca mevcut işletmecinin kat ettiği uzaklık değil bu türlü bir araç muayene sisteminin hem ülkeye hem araç sahiplerine sağladığı faydalardaki muvaffakiyet dikkatimizi çekti. Türkiye’de devlet bu alanı çok güzel kurgulamış ve yabancı bir yatırımcı olarak bu kurgu dikkatimizi çekmeyi başardı. Sonrası için baktığımızda Türkiye büyüyen bir iktisat, araç muayene sayıları ve insanların sahip olduğu araç sayılarının 2027-2047 devrinde çok manalı büyümeler göstereceğini öngörüyoruz. Hasebiyle idarenin verdiği dayanak ve bu büyüme potansiyelinin Türkiye’yi çok cazip bir pazar haline getirdiği fikriyle hareket ettik ve geldik.”
‘DEVLET ÇOK GÜZEL KURGULAMIŞ’
Türkiye’de devletin bu alanı çok güzel kurguladığını görmelerinin de yatırım kararında tesirli olduğunu vurgulayan Lothar Geilen, “Türkiye’de şu ana kadar araç muayene konusunda yapılan işlere baktığımızda yalnızca mevcut işletmenin değil pazarın muvaffakiyetinin başarısı da ilgimizi çekti. Devlet çok âlâ kurgulamış, bu ilgimizi çekti. Türkiye büyüyen bir iktisat insanların sahip olduğu araç sayısı da muayene işi de 2027’de sonra daha da büyüyecek. Türkiye bu manada yüksek bir potansiyele sahip. Ve Metgün üzere çok güçlü bir lokal partnerimiz var. Çok adil planlanmış ve şeffaf gerçekleştirilen, en güzel teklifi verenin kazandığı ihale modeli de bizim için motivasyon oldu. Türkiye’ye güveniyoruz, ortaklarımıza güveniyoruz” diye konuştu.
TEKNOLOJİ YATIRIMLARIYLA FARK YARATACAK
Lothar Geilen, 2027 yılından sonra işletmeci olarak Türkiye’de nasıl fark yaratacaklarını sorduğumda ise şunları söyledi:
“Öncelikle altını çizmek istiyorum; Türkiye’de 2007’den beri bir araç muayene kültürü getirilmesinin yararlarını görülmüş. Binlerce hayat kurtarılmış bu model sayesinde. Biz de hayat kurtaran bir bakış açısına sahip olmaya devam edeceğiz. İnsan ögesinin daha az, otomasyonun tartıda olacağı bir yapı kuracağız. Araç sahiplerinin memnuniyeti önceliğimiz olacak. Bakanlığın müsaadesi doğrusunda, mevzuata ahenk çerçevesinde yenilikler getireceğiz. OBD dediğimiz bilhassa yeni kuşak araçlara yönelik teknolojilerimiz olacak. Şerit takip sistemi, park sensörleri üzere araç ve sürüş güvenliğini sağlayan sistemlere ait özel testlerimiz olacak. Elektrikli araçlarla ilgili yeni bir test programları getireceğiz. Elektrikli araç pazarının büyümesi kaçınılmaz bilhassa batarya sistemlerindeki sızıntı yangın ve hasar potansiyeli barındırıyor. Birinci kere bunların kontörünü sağlayan testler getireceğiz.”
Bu noktada Itversia’nın Başkanı Carlos Martinez Agudo kendilerini memnun eden bir ihale sürecinden geçtiklerini, Türkiye’ye güvendiklerini belirterek büsbütün kağıtsız ve online sistemlerle sıfır atık odaklı bir çalışma sistemleri olacağını vurguladı.
‘TÜRKİYE KADAR BÜYÜK ÖTEKİ PAZARIMIZ YOK’
Tekrar Lothar Geilen’in açıklamalarını dönersek… Türkiye’nin Opus ekosisteminde nasıl bir yerde konumlanacağını da sordum. Geilen, “Türkiye’deki ihale dünyadaki en büyük araç muayene istasyonu ihalesiydi. Türkiye’ye yaklaşbilecek bir pazar yok ve Türkiye kadar değerli öbür bir büyük pazarımız da yok. Hasebiyle bu türlü bir hacim Opus olarak tek başına altından kalkabileceğimiz bir iş değildi. Güçlü ortaklarımızla birlikte başarılı işler yapacağız” karşılığını verdi.
İSTASYONLAR AFET HALİNDE SAHRA HASTANESİNE DÖNÜŞECEK
Metgün temsilcisi Murat Özden de ihaleye en yüksek teklifi verdikten çabucak sonra yatırım planlaması için çalışmaya başladıklarını vurguladı. Özden şöyle devam etti:
“Bizim tarafımızda bilhassa arazi geliştirme ve inşaat konusuna yük verdik. Şu anda 217 tane istasyon var ve biz başladığımızda bunlara 32 tane daha eklenmiş olması gerekiyor. Mevcut istasyonların zaman için öbür işletmeci ile görüşmek gerekiyor. Ortaklarımız teknoloji konusunda öne çıkacak. Biz tüm istasyonları sıfırdan yapmak üzere yola çıktık. Çok çevik bir proje idaresi olacak. Opus yılda 30 milyon muayene yönetiyor. 2024 datalarına nazaran Türkiye’de 12,5 milyon, tekrarı ile 15 milyona çıkıyor muayene sayısı. Bizim proje kümesi ile ortakların kümelerine eşleştirdik, çalışmaları hızlandırdık. Otonom ve elektrikli araçlarla ilgili çalışmaları adapte edeceğiz. 20 yıl süreklilik sağlayacak formda planlama yapıyoruz. 249 istasyon yalnızca başlangıç daha da artacak sayı. Türkiye’de araç sayısı da büyüyor ve tahminen 2047 yılında iki katı istasyonla Türkiye’nin her yerinde çalışıyor olacağız. İnsan kaynaklarını önemsiyoruz. 75 bireye ulaştık şu anda. İstasyonlarda şu anda 4500 çalışan var. Herkese kapımızımız da gönlümüz de açık. Onların bize bizim onlara muhtaçlığımız var. Dünyaya örnek bir özelleştirme oldu. Vilayet il araç sayısını, araç tipini istasyonlar bazında çalışıyoruz; gereksinimlere nazaran yatırım planlıyoruz. Türkiye’nin büyümesi ve araç sayısının büyümesi ile ilgili projeksiyonlar yapıyoruz. 20 yıllık bir projeyle kurguluyoruz. Bütün istasyonlar afet durumunda sahra hastanesine dönüşecek formda planlanıyor. Hepsinde yenilebilir güç kullanılacak, sıfır atık olacak. Bayan istihdamını arttıracağız. Otomasyonla bayan istihdamını arttırmayı hedefliyoruz.”
TÜRKİYEDEN SONRA MAKSAT ORTADOĞU VE TÜRKİ CUMHURİYETLER
Özden’e Türkiye’den sonra diğer pazarlara açılma planlarının olup olmadığını sordum şöyle cevapladı:
“Türkiye’den başlayarak sonrasında Ortadoğu ve Türki Cumhuriyetlere açılma maksadımız var. Bütün dünyada bu yatırım modeli ile büyümeyi hayata geçirebiliriz diye konuşuyoruz.”
patronlardunyasi.com
