Meşher, yeni sergisi Hikâye İstanbul’da Geçiyor ile ziyaretçilerini ağırlamaya başladı
İstanbul’un önde gelen disiplinlerarası stant yeri Meşher, Kıssa İstanbul’da Geçiyor isimli yeni standını ziyaretçileriyle buluşturuyor. 16. yüzyıldan günümüze farklı vakitlerde ve çeşitli edebî cinslerde üretilmiş İstanbul temsillerini odağına alan stant, fantastik hikayelerden grafik romanlara, bilimkurgudan casusluk kıssalarına Batı edebiyatının kurmaca yapıtlarındaki İstanbul tahayyüllerini inceliyor. Ömer Koç Koleksiyonu’ndan yaklaşık 300 kitabın merkezde olduğu seçkide müelliflere ilişkin elyazmaları, ender birinci baskılar ile imzalı ve ithaflı kitaplara farklı kaynaklardan gravür, fotoğraf, nota kitapçığı, sinema, afiş üzere çeşitli yapıtların yanı sıra yayımlanan Türkçe çeviriler ve gazete kupürleri eşlik ediyor. 23 Ocak’ta kapılarını açan standın küratörlüğünü Ebru Esra Satıcı ve Şeyda Çetin üstleniyor.
Ziyaretçiler, farklı İstanbul temsillerini bir ortaya getiren stantta bir yandan kentin art plan olarak kullanılışını gözlemlerken başka yandan insanları, tarihî olayları ve kültürüyle evvel edebiyata, akabinde öteki yaratıcı alanlara nasıl ilham verdiğine şahit oluyor. Edebî tipler ortasındaki geçişkenliklere, temsillerdeki benzerlik ve tersliklere, devamlılık ve kırılmalara dikkat çeken stant, kurduğu çok istikametli anlatıyla geçmiş ve bugün, kurmaca ve gerçek, Doğu ve Batı üzere varsayılan ikilikleri tekrar değerlendirmeye çağırıyor.
Sergi tasarım ve uygulamasını üstlenen Meşher Yöneticisi Nilüfer H. Konuk, stantta öne çıkan müellif ve yapıtlarıyla ilgili, “Sergi, Voltaire’in Candide’inden Lord Byron’ın Don Juan’ına, Virginia Woolf’un Orlando’sundan Pierre Loti’nin Aziyadé’sine ve Ian Fleming’in James Bond’una, Batı edebiyatının yolu İstanbul’dan geçen karakterlerinin izinde bir seyahate davet ediyor. Victor Hugo, William Butler Yeats, Jules Verne üzere ünlü şair ve müelliflerin İstanbul tasvirlerini hatırlatırken yeni yapıtların keşfedilmesi için de bir kapı aralıyor,” diyor.
Küratör Ebru Esra Satıcı standın hazırlık sürecini şöyle anlatıyor:
“Ömer Koç Koleksiyonu’nda bulunan nadide kitapları merkeze aldığımız stantta, kurmaca Batı edebiyatındaki İstanbul temsillerine odaklandık. Başlangıç noktası, yani ‘tohum’, kitaplar oldu. Sahneye yahut beyazperdeye uyarlanmış, görsel gereçlerine ulaştığımız kitaplar galeride açık formda dallanıp budaklanabildi. Yapıtların varsa Türkçe çeviri ve uyarlamalarının Türkiye’de nasıl yankı bulduğunu gösteren gazete kupürlerini standa dahil ettik. Kıssa İstanbul’da Geçiyor, bu formda, kitaplardan köklenip sinema ve sahne uyarlamalarıyla, bunların Türkiye’de yarattığı reaksiyonlarla harmanlanarak serpildi.”
Küratör Şeyda Çetin ise “Hikâye İstanbul’da Geçiyor, edebî yapıtları bir ortada gösterirken kentin bu seçkiyle sonlu olmayan yaratıcı alanlardaki izlerini bulmaya bir davet. Dünya klasikleri ortasında yer bulmuş yapıtların yanı sıra tanınan kültüre uzanan bir temsil çeşitliliği içinde, kente dair tahayyülleri düşünme çalışması. Bilhassa tarihî romanlarda daha görünür olan Doğu-Batı ayrımı, oryantalizm, Türk algısı üzere değerlendirmeler bu standın direkt konusu olmamakla birlikte, sunulan gereçler bu okumalara açık ve pek çok açıdan temsil tahlili yapmak mümkün” diyerek ziyaretçileri bekleyen farklı bakış açılarına da dikkat çekiyor.
SERGİYE ÖZEL SİNEMA GÖSTERİMLERİ
Hikâye İstanbul’da Geçiyor standına özel olarak Meşher’de sinema gösterimlerinin yapılacağı bir aktiflik alanı hazırlandı. Stanttaki kitaplardan uyarlanmış sinemalardan bir seçkinin gösterimlerinin yapılacağı bu katta yer alan okuma kısımlarında de stantta yepyenileri görülen kitapların Türkçe çevirilerini incelemek mümkün olacak.
SERGİ KATALOĞU EŞZAMANLI YAYIMLANDI
Sergiyle birlikte Türkçe ve İngilizce olarak yayımlanan katalog, sergiyi farklı okuma ve yorumlama biçimlerini yansıtan yazılar içeriyor. Zeynep Çelik’in sunuşuyla başlayan stant kataloğunda, Şeyda Çetin’in “Kitaplardaki Gibi!” ve Ebru Esra Satıcı’nın “İstanbul’un Çizgileri” başlıklı küratöryel yazılarıyla birlikte Kaya Genç’in “İstanbul’u Yakalamak: Akışkan Bir Kentin Batı Edebiyatındaki Tasvirleri” ve Melis Behlil’in “Edebiyattan Sinemaya Fantastik Bir İstanbul Temsili: Baron Münchhausen” başlıklı yazıları yer alıyor. Katalogda ayrıyeten yakın vakitte kaybettiğimiz merhum Selim İleri’nin, seçkideki kitaplardan ferdî tarihinde yer etmiş olanlara değindiği “Ölümsüz İstanbul” başlıklı yazısı bunuluyor. Katalog metinleri ise Şeyda Çetin, Ebru Esra Satıcı ve Sven Becker’a ilişkin.
13 Temmuz 2025 tarihine kadar görülebilecek Kıssa İstanbul’da Geçiyor standına, Meşher takımının hazırladığı yetişkin ve çocuk atölyeleri üzere bir dizi program eşlik edecek. Aktüel aktiflik takvimine Meşher’in internet sitesi ve toplumsal medya kanallarından ulaşılabilir.
patronlardunyasi.com
